Dostluk Üzerine

Dostluk, karşılık beklenmeden yapılan fedakârlıktır. Dostluk samimiyettir. Dostluk, sevmek ve saymaktır. Dostluk, hatırlamak ve hediyeleşmektir. Dostluk, dostun acısını paylaşıp, onu azaltmaktır; sevincine ortak olup, onu çoğaltmaktır. Dostluk, dostuna dostluğunu hissettirmeden yaklaşmak ve gerektiğinde yanında olmaktır. Dostluk, dostun sırrını saklamaktır. Dostluk, dostunun kusurunu örtmek ve mümkünse o kusuru onarmaktır. Sevgili Peygamberimiz (SAV),Din kardeşinin ayıbını örten kimsenin, Allah-u Teâlâ da onun dünya ve ahirette kusurunu örter.” buyurmuştur. Dostluk, dostun hatasını affetmektir ve bir çırpıda dostunu silip atmamaktır. Zira kusursuzluk Allah’a (C.C) mahsustur ve atalarımızın dediği gibi, “Kusursuz dost arayan, dostsuz kalır.”

Kadim dostluklar sadece çıkarlar üzerine de inşa edilemez. Çünkü böyle dostluklar, menfaatler sona erdiğinde ömrünü tamamlamış olur. Nitekim Balzac, “İyi dostluklar temiz hesaplarla kurulur.” diyor. Bir atasözümüzde de Dost sanma şanlı vaktinde dost olanı, dost bil gamlı vaktinde elinden tutanı” denilmektedir.

Gerçek dostluklar uzun ömürlüdür, hatta alt nesillere de sirayet eder. Peygamber Efendimizin (SAV) buyurduğu üzere, “Müslümanlar arasında sevgi ve dostluk, atadan evlada miras kalır.”

Dostluğun temelinde riya asla yer alamaz. Bir yerde riya varsa orada zaten dostluk yoktur. Birine kızıp, onun hoşlanmadığı kişileri dost edinmek de doğru değildir. Yani “Düşmanımın düşmanı, dostumdur.” sözü, her şartta geçerli ve tutarlı bir yargı değildir. Bayrak şairimiz Arif Nihat Asya, bu hususta “Bir kimsenin düşmanının düşmanı olması onu dost edinmeye kâfi sebep değildir.” demektedir.

Dostlukta bencillik hayat bulamaz. Aksi halde onun adı dostluk olmaz. Cenap Şahabettin, Yalnız kendi nefsini düşünerek dost arayan, hizmetçi arıyor” demektedir. Balzac da “Bencillik dostluğun zehridir.” diyerek egoizmin dostluğa olan zararına dikkat çekmektedir.

Zıt karakterlere sahip kişiler arasında da sağlam bir dostluk tesis edilemez. Zira aynı dilden konuşmayan, benzer şeylerden etkilenmeyen, aynı değerlere saygı duymayan ve benzer olumsuzluklara tepki göstermeyen kişiler arasında kadim bir dostluktan bahsedilemez. Nitekim Nietzche, “Tam bir dostluk, benzer arkadaşlar arasında olur.” demiştir.

Yazımı, naçizane yazdığım bir şiirle bitirmek istiyorum.

DOSTLUK
Bazen gizli, bazen ayandır dostluk.
Muhabbetle dolu zamandır dostluk.
İçi dışı kutsal mekândır dostluk.
Dostlukta yalan, dolan bulunmaz.

Dostlukta bir zıtlık, bir inat yoktur.
Dostlukta bir süre, bir saat yoktur.
Dostlukta bir maddi menfaat yoktur.
Dostlukta yağma, talan bulunmaz.

Dostlukta gönüller beraber coşar.
Dostlukta gözyaşı birlikte taşar.
Dostlukta sadakat ebedi yaşar.
Dostlukta sahte olan bulunmaz.

Dost, dostun kardeşi, hem gönüldaşı;
Dost, dostun yoldaşı, hem arkadaşı;
Dost, dostun ahbabı, kadim sırdaşı;
Dostlukta falan(!), filan(!) bulunmaz.

Gerçek dostlukların çoğalması ve hâkim olması dileğiyle.

Yorum yapabilirsiniz: